Türkiye”de siyasetçilerin Kürt sorunuyla ilgili 2 farklı görüşü vardır.Birini Diyarbakır”a geldiklerinde ifade ederler, diğerini ise Ankara”da…
Diyarbakır”da “ benim Kürt kardeşlerim ,Kürtler bu ülkenin önemli bir unsurudur”diye başladıkları konuşmalarını “Kürtlerin anadilde eğitim haklarının olduğunu” ifade ederek bitirirler.Sonra Ankara”ya döndüklerinde de Diyarbakır”da söylediklerinin tam tersini söylemeye başlarlar.
MHP”nin TBMM başkan adayı Ekmelettin İhsanoğlu”nun ,TBMM Başkanlık seçimi sürecinde HDP”yi yok sayarak ziyaret etmemesi tam da bu duruma denk düşüyor.
Ekmelettin İhsanoğlu ,bundan tam bir yıl önce Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde ,kurucuları arasında bulunduğum Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezinin düzenlediği ”Tigris Diyalogları” toplantısına katılmış ve orada Diyarbakır başta olmak üzere Mardin, Siirt, Batman, Muş, Elazığ, Malatya, Adıyaman, Şırnak, Şanlıurfa ve Van’dan çok sayıda sivil toplum örgütü ve meslek odası temsilcisi ile bir araya gelmişti , Aralarında Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Devrimci Demokrat Kültür Derneği (DDKD) ve HDP temsilcilerinin de bulunduğu bölge STK”larıyla o gün bir araya gelmekten çekinmeyen İhsanoğlu bakın o toplantıda neler söylemiş:
" Türkler ve Kürtler bin sene beraber yaşadık. Giyim ,kuşam ,müziklerimiz ,sevinç ve kederimiz hepsi müşterek. Et ve tırnak gibi ayırmak mümkün değildir ve doğru da değildir. Bunu yaparsanız büyük acı çekersiniz. Bu tarihten gelen mirası kullanmamız lazım. Bu beraberlik çok nadide bir tecrübedir. Özellikle yakın tarihimizde sıkıntılar doğdu. Bu devletin ve hükümetlerin yanlış politikalarından doğdu. Türkiye bunların acı faturaların ödedi. Bunun yerine geniş şekilde hak ve hürriyetlere, demokrasiye daha geniş katılımlı ,daha çağdaş ve uygun şekilde yürütmemiz gerekiyor. Bunu yapmazsa ne Türkler ne de Kürtler daha müreffeh yaşamayacaktır. Hatalarımızı kabul etmemiz lazım. İnsanın ana dili ,ana sütü kadar mukaddestir, Bunu konuşmak kadar temel insan hakkı olamaz.Bunun kıymetini çok iyi bilen bir insanım. Çünkü gurbette yaşadım. Bunu uzun uzun anlattım. Ama anadil ne demek onu biliyorum. Ben o hakkı tanıyan ve zevkini bilen insanım. Gurbetteyken bazı Türkler vardı, Kürtler vardı. onlarla beraber yaşadık, fark gözetmedik. Onlara gider gelirdik ve Türkçe konuşurduk ve kendimizi anavatanda hissederdik. Kendi ana yurdunda büyüyüp kendi ana dilini konuşmamak büyük bir trajedidir. Bu insan haklarına aykırıdır ”
Bir yıl önce Diyarbakır”da bunları söyleyen İhsanoğlu,bugün 6 milyon oy alan HDP””yi yok sayan bir partide siyaset yapıyor. Ve DİTAM”ın o günkü toplantısında İhsanoğlu”na soru soranlardan biri olan İmam Taşçıer de bugün HDP Diyarbakır milletvekili olarak mecliste.
Ekmelettin İhsanoğlu”nun bu tavrından dolayı ,Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi İhsanoğlu”na bir mektup yazdı.DİTAM mektubunda , siyaseteçileri Diyarbakır”da başka ,Ankara”da başka konuşur hale getiren anlayışı şu cümlelerle eleştiriyor:
“Bir yıl önce Cumhurbaşkanı adaylığı için Diyarbakır’a gelerek Bölge STK’larıyla saatler süren bir toplantıda kendinizi anlatma ihtiyacını, bugün Meclis Başkanı adaylığınız için yan yana oturacağınız yüzde 13 oy oranına sahip HDP için duymuyor olmanız arasındaki korkunç çelişkiyi, bir siyasal günah olarak hayatınız boyunca izah etme yükümlülüğü altında kalacağınızı şimdiden hatırlatmış olalım. Genel Başkanınız Devlet Bahçeli’nin siyasi söylemini esas alarak 6 milyonunun üzerinde oy almış, Parlamento’da 80 milletvekili ile temsil edilen HDP ile görüşmeme kararınızı demokrasi adına, halkın iradesinin temsili adına anlamak ve anlamlandırmak asla mümkün değildirKan ve gözyaşının yanı başımızda oluk oluk aktığı koşullarda barış, çözüm ve diyaloga tümden ters düşen bu tutumunuzu, büyük bir üzüntüyle karşıladığımızı ve henüz geç olmadan, tarihi, siyasi yanılgı ve yanlıştan dönmenizi içtenlikle dileriz”
Kürt sorununun ağırlığı, Türkiye”de siyasetçileri “Diyarbakır”da doğru söyler,Ankara”da şaşar” durumuna getiriyor.Ne zaman ki siyasetçiler, Kürt sorunuyla ilgili Diyarbakır”da söylediklerini Ankara”da da söyleyebilir hale gelirse, o gün Kürt sorununun çözümüne yaklaşılmış demektir.