MİLLET HAKKINI İSTİYOR

MİLLET HAKKINI İSTİYOR

Ey Demokrasi Havarileri Neredesiniz? Millet Hakkını İstiyor.

Yıllardır okullarımızda birçok öğretmen, öğrencilere ders anlatırken, şunu söylerlerdi.

“Padişahlık sistemi çok kötü bir yönetim şekliydi. Padişah, halkın isteklerine kulak vermezdi, halkı baskı altında tutardı. Eşitlik ve özgürlük yoktu. Padişahlığı kaldırıp, yerine halkın insanca yaşaması için cumhuriyet ve demokrasiyi getirdik. Demokraside halkın talepleri ciddiye alınır. Halkın dediği olur. Halk özgür ve huzurludur. Halk özgür iradesi ile seçtiği temsilcileri tarafından yönetilir” diyorlardı.

Çocuklarımız da böyle diyen öğretmenlere inandılar. Koca öğretmen yalan mı söylüyor!!!

“Kitapta okuyarak anlatıyor” dediler. Çocuklar okulu bitirip büyüdüler. Okul kitapları dışında başka kitaplar okumaya başladılar. Öğretmenler dışında başka bilge insanlarla da tanıştılar. Onların sohbetlerinde bulundular, İşin hiç de öğretmenlerin dediği gibi olmadığını gördüler. Okullarımızda anlatılan bu yalan dolanların sonunda toplum kendi değer ve inançlarından uzaklaştırıldı.

Burhaniye İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Sadrettin Küçükkaya önceki gün yaptığı konuşmasına kulak verilim bakalım halkın talepleri nelerdir?

Laiklik ve demokrasi adı altında halka dayatılan uygulamalar sununda kayıp olan değerlerini geri istiyor.

1-Halk, Okulların karma eğitim yani, kız ve erkek öğrencilerin birlikte okuma yerine, ayrı ayrı okullarda okuma hakkının verilmesini istiyor.

2-Cuma gününün tatil olmasını istiyor.

1-Bir an önce zorunlu karma eğitimden vazgeçip, kız-erkek ayır ayrı okullarda okuma imkânı verilmelidir.

Yahudilere, Hıristiyanlara veya diğer din ve inanç sahiplerine göre okullarda kız ve erkek aynı sınıfta, hatta aynı sırada birlikte oturarak okumalarında, sakınca olmayabilir.

Ülkemizde yaşayan, 15 bin Yahudi, 120 bin Hıristiyan ve diğer inançlara sahip bir avuç gayri Müslim vatandaşın istekleri doğrultusunda okullarımızın yüzde 99’u karma eğitim yapmaktadır.

Karma eğitim nedeniyle binlerce Müslüman Anadolu insanı, kızını okula göndermeyerek, kızları bu karma eğitin nedeniyle cahil kalmaları mukadder oldu.

“85 milyon Müslüman, kız ayrı, erkek ayrı okullar açılsın ve çocuklarımız ayrı ayrı okullarda okumasını istiyoruz” diyorlar. Bu isteğimize karşı birileri meydanlara çıkıp millete:   “Siz gericisininiz.1400 yıl önceki karanlık dönemi istiyorsunuz, bu isteğiniz demokrasi ve laikliğe aykırıdır.  Ayrı okul açmaya izin vermeyiz” Diyorlar.

Ayrı okulların yanında, karma okullar da açık kalsın. Tercihi vatandaşa bırakalım kim çocuğunu hangi tip okula göndereceğini kendisi karar versin.

Milli Eğitim Bakanı Sayın Prof. Dr. Yusuf Tekin’in bu konudaki görüşünü destekliyor, sonuna kadar sayın bakanın yanındayız.

2.Cuma günü resmi tatil olsun.

Şimdiye kadar bu ülkeyi Yönetenler, 15 bin Yahudi mutlu olsun, diye Yahudilerce kutsal olan Cumartesi günü resmi tatil ilan ettiler. Rahat rahat Havra ‘sına gidip ibadetini yapsınlar  diye.. 120 bin civarındaki Hristiyan vatandaş için de Pazar gününü tatil yaptılar.

Bu iki dinin mensuplarına bu kolaylığı sağlanması laikliğe aykırı olmadığı gibi, demokrasinin gereği olup, insan haklarına da uygun olduğunu söylediler.

85 milyon Müslüman da diyor ki : “Madem Yahudi ve Hıristiyanların dini ibadetlerini rahat ve huzur içinde yapabilmeleri için Cumartesi ve Pazarı günleri resmi tatil ilan etmişsiniz. Biz Müslümanlar da ibadetlerimizi rahat rahat yapabilmemiz için cuma gününü tatil yapılmasını istiyoruz.”  Deyince.. Kızıl kıyamet kopuyor. İslam karşıtı bir avuç ateist, kemalist, batıcı, laik kişiler ayağa kalkıp meydanlara inerek; Bağırmaya başladılar.:. “Vay gericiler, vay yobazlar, vay laiklik karşıtı, demokrasi düşmanları, Cuma günü tatil olur mu? Laiklik ve demokrasiye aykırıdır.” Dediler.

85. milyon Müslüman da diyor ki: ” Biz cuma gününü tatil olmasını, okulların da bir an önce karma eğitimden vazgeçilmesini ısrarla istiyoruz.”

Bir avuç İşçi parti’li ve bazı Sendika mensupları meydanlara inip gürültü yaparak, çağırıp bağırmasına kulak asmayız.

Taleplerimizde ısrar ediyoruz, asla vazgeçmeyiz.

Hani demokraside halkın istekleri dikkate alınıyordu ya! Biz 85 milyon Müslüman da diyoruz ki madem bu ülkede demokrasi var, gayri Müslimlere verilen hak neden biz Müslümanlara da verilmiyor. Biz Müslümanlar da Israrla Hakkımızı İstiyoruz.

Nasıl azınlık durumda olan vatandaşların talepleri yasal hale getirildiyse, gelin 85 milyon Müslümanın haklı taleplerini de yasal hale getirin”. Diyoruz.

Başka din mensuplarına kolaylık, Müslümanlara zorluk nereye kadar.

Hani öğretmeler diyordu ya:

“Demokrasilerde halkın istekleri dikkate alınır.”

Biz 85 milyon Müslüman, bu ülkenin halkı değil miyiz? Vatandaş değil miyiz? Biz Müslümanların haklı istekleri ne zaman dikkate alınacak.

Ey demokrasi havarileri neredesiniz ???!!!? Hakkımızı istiyoruz.

Gelin hep beraber bu ilahi ikaza kulak verelim:

“Ey İman edenler? Sizden kim dininden dönerse, bilsin ki Allah başka bir topluluğu getirir. Allah onları sever, onlarda Allah’ı severler, inananlara karşı alçak gönüllü, inkâr edenlere karşı çok güçlü bir şekilde dururlar, Allah yolunda mücadele ederler ve kendilerini kınayanların kınamasından da korkmazlar. Bu davranışları sergileyenlere Allah lütfu ile onları kuşatacak olup, o lütfu dilediğine verir. Allah her şeyi lütfu ile saran ve her şeyi bilendir.”(Maide-54)