Nöbetçi Eczaneler
Eskişehir’de Özel Okulda Skandal! Tüm Dünyanın Lanetlediği Mevzu Ortaokul Seviyesine Kadar İndi! Eskişehir’de ortaya çıkan olay durumun vahametini sorgulattı.
Eskişehir’de yaşayan ve aslen Elazığlı olan ailenin küçük kızları Ayşe A, eğitim gördüğü özel okulda ırkçı ve ayrımcı yaklaşımlarla eğitim ve öğretim hakkı elinden alınmak istendi. 2023-2024 Eğitim öğretim yılının başlamasından bu tarihe kadar zincirleme şekilde Ayşe A, okuldaki arkadaşlarının baskı, zulüm ve kimi zaman kasten yaralamalarına maruz kaldı.
Durumu ailesinden uzun süre gizleyen ortaokul öğrencisi Ayşe A, durumun çekilemez bir hal alması üzerine ailesiyle okulda olup bitenlerle ilgili her ayrıntıyı paylaştı. Ayşe A’nın annesi Hilal A, olayları öğrenir öğrenmez ilk olarak okul idaresiyle iletişime geçerek konu hakkında yardım talep etti.
SIRF DOĞULU OLDUĞU İÇİN…
İddiaya göre; Kürt olmamasına rağmen sırf doğulu olduğu için Ayşe A’ya yönelik, ‘Kasten Yaralama, Kasten Yaralamaya Teşebbüs, Eziyet, Tehdit, Eğitim ve Öğretim Hakkının Engellenmesi, İnanç, Düşünce ve Kanaat Hürriyetinin Kullanılmasını Engelleme, Nefret ve Ayırımcılık, Hakaret, Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama’ gibi suçların açıkça işlenmesine rağmen okul idaresinin, durumu düzeltme yerine A.A’nın aleyhine olacak şekilde uydurma tutanaklarla örtbas etmeye çalıştığı iddia edildi.
OLAY YARGIYA TAŞINDI
Veli Hilal A’nın ısrarlarını sürdürmesi üzerine okul yönetimi Ayşe A’nın ‘yerlere çer çöp atması’ ‘arkadaşına cetvel atması’ gibi basit gerekçelerle okuldan uzaklaştırdı. Mağdur öğrencinin annesi, aradığı adaleti okul yönetiminde bulamayınca konuyu yargıya taşıdı.
CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA SUÇ DUYURUSU
Anne Hilal A., Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, kızının mağdur edilmesine sebebiyet verenler hakkında suç duyurusunda bulundu. Mağdur anne, Okul Müdürü A.K., başta olmak müdür yardımcısı V.İ., ve 9 öğrenci hakkında, Ayşe A’ya yönelik, ‘Kasten Yaralama, Kasten Yaralamaya Teşebbüs, Eziyet, Tehdit, Eğitim ve Öğretim Hakkının Engellenmesi, İnanç, Düşünce ve Kanaat Hürriyetinin Kullanılmasını Engelleme, Nefret ve Ayırımcılık, Hakaret, Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama’ gibi suçlardan yargılanması talebiyle suç duyurusunda bulundu.
‘SON DERECE BAŞARILI VE TERBİYELİ BİR ÇOCUK’
Savcılık ifadesinde; kızı Ayşe A’nın 2023-2024 yılında anılan kurumda eğitimine başlamasının akabinde rehber öğretmeni ile görüştüğünü belirten anne Hilal A., kızının öğretmeninden oldukça olumlu tepkiler aldığını belirterek, “Rehber öğretmen, ‘son derece başarılı ve terbiyeli’ bir çocuk yetiştirdiği için beni tebrik etmiştir. Özellikle sınav yılında olan çocuk her zamanki eğitim şevkiyle okula başlamış aradan zaman geçtikten sonra ise motivasyon düşüklüğü yaşamaya başlamıştır. İlk başlarda sınav yılında psikolojik olarak kızının zor bir süreçten geçtiğini düşünüp bunu olağan kabul ediyordum. Kızımın okula da gitmek istememesi üzerine başka hususların varlığından şüphe etmeye başladım” dedi.
“KIZIMIN ANLATTIKLARI KARŞISINDA ŞOKA UĞRADIM”
Kızıyla konuyu konuşmaya çalıştığı anlatan anne, her ne kadar ayrıntılı açıklama yapmasa da kızının akran zorbalığına uğradığının farkına vardığını belirterek, “Ergenlik döneminde bulunan arkadaşlarının ufak tefek şakalarını kızının kaldıramadığını düşünerek konunun çok üstünde durmadım. Ancak Ayşe’nin her geçen gün daha huzursuz olması ve okula olan bağlılığının karşısında onu karşıma alıp konuştum. Kızımın anlattıkları karşısında şoka uğradım. Ayşe’nin anlatmış olduğu şeyler günümüzde üniversitelerde dahi yaşanmazdayken ortaokulda yaşandığını görmek beni çok üzmüştür” diye konuştu.
‘KÜRT AYŞE’ DEFOL KÜRDİSTAN ÜLKENE GİT’
Savcılık ifadesinde; Ayşe’nin akranlarının kendisine “Kürt Ayşe” diye hitap ettiklerini, “Defol kürdistan ülkene git” diyen akranlarının Ayşe ile konuşan, iletişim kuran kişilere de baskı yapmaya başladığını dile getiren Hilal A., şöyle devam etti:
“Ayşe ile konuşan kişilerde tehditlere maruz kaldıklarından okulun kuytu köşelerinde arkadaşlarının yanına gidebilmektedirler.
FİZİKİ ŞİDDET, YARALAMAYA TEŞEBBÜS, BASKI VE TEHDİT
Şüpheli şahıslardan T.B, daha yaptıkları ayırımcılık yetmezmiş gibi fiziki şiddet uygulamaktan da geri kalmamış Ayşe’nin koluna buz bastırmış ve onu merdivenlerden aşağı itmeye çalışmıştır. Bir diğer şüpheli şahıs O. K’nin ise ‘Babam avukat bunları birine anlatırsan’ diyerek ağza alınmayacak hakaretler ve tehditler ile Ayşe’ye yaptıklarını kimseye anlatmaması için baskı yapmıştır”
“ŞİDDET UYGULAYAN BU ŞAHISLAR HER ŞEYİN FARKINDA”
Hilal A’nın avukatı Arif Aslan aracılığıyla Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçenin devamında şu ifadeler yer alıyor:
“Ayşe’yi darp eden, tehdit eden, psikolojik şiddet uygulayan bu şahıslar her şeyin farkında olup çocuk değillerdir. Eylemlerini bilerek ve isteyerek yapan bu şahısların söylemleri, davranışları bugün üniversitelerde bile neredeyse bulunmamaktadır. Bu şahıslar eylemlerinin ciddiyetinin farkında olan, bu eylemleri bilerek ve isteyerek yapan cezai ehliyeti bulunan kişilerdir. Ayşe’nin halihazırda can güvenliği bulunmadığından ötürü ivedi şekilde bu eylemleri gerçekleştiren kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmakta gerekmiştir. Zira şahısların eylemleri çocuk sessiz kaldıkça dozu artarak devam etmektedir.
“DERS ÖNEMLİ DEĞİL AHLAKINI GÜZELLEŞTİRELİM”
Yukarıda yer verilen eylemler üzerine müvekkil okul yönetimi ile görüşme yapmıştır. Müvekkil müdür yardımcısı V. İ ile görüşürken müdür yardımcısı müvekkili okul müdürü şüphelilerden A. K’ın yanına götürmüştür. Müdür, Ayşe’nin toplumun huzurunu bozduğunu söylemiş ve ders önemli değil ahlakını güzelleştirelim diye cümleler kurmuştur. Müvekkil kendisi ile görüşmeye gelmediğini, müdür yardımcısı ile konuyu görüştüğünü onun kendisini müdürün yanına getirdiğini söylemiştir. Akabinde kızı hakkında konuşurken somut gerekçelerle konuşmasını ve üsluplu olmasını söylemiştir. Akabinde ise fenalaşarak okuldan ayrılmıştır.
“MAĞDUR OLAN AYŞE’Yİ SUÇLU BULMUŞLAR”
Bu olayın üstünden kısa bir zaman geçtikten sonra müvekkili tekrar okula çağıran müdür ve müdür yardımcısı, Ayşe hakkında iki adet tutanak tuttuklarını söylemişlerdir. Müvekkil, asıl konu ile ilgilenmek, mağduru korumak gerektiği halde kızını okuldan uzaklaştırmaya çalıştıklarını müdür ve müdür yardımcısına söylemiştir. Onlar ise diğer velilerin huzursuz olduğunu çocuğu okuldan uzaklaştırmak zorunda olduklarını beyan etmişlerdir. Şüpheli şahıslar müdür ve müdür yardımcısı akran zorbalığı ve okullarında dönen illegal olayların üstünü kapatmak için kuvvetle muhtemel bu zorbalığı yapan şahısların velilerinin baskısı ile aslında mağdur olan Ayşe’yi suçlu bulmuşlardır.
‘ERKEK ARKADAŞIN YOK, SEVGİLİN YOK NE BİÇİM KIZSIN SİGARA İÇMİYORSUN’
Okul müdürü ve müdür yardımcısının korumaya çalıştığı şahıslar Ayşe’ye ‘erkek arkadaşın yok, sevgilin yok ne biçim kızsın sigara içmiyorsun’ diye zorbalık yapan şahsılar olup Ayşe’yi telkinleri mobbing uygulayan bu şahıslar yerine müvekkilin kızı hakkında tutanak tutularak çocuğun uzaklaştırılmaya kalkışılması büyük bir haksızlıktır. Bunu yapan kişilerin eğitimci olması ve ulu önder, devletimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün “Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” sözü müvekkilin aklına geldikçe derin kedere kapılmakta, okuldaki çocukların akran zorbalığı yapabiliyor olmasına ise şaşırmamaktadır. Zira okulun sorumluları mağdur olanı korumak ve suç işleyen kişiler hakkında işlem yapması gerektiği halde oldu bittiye getirerek gerçeği yansıtmayan tutanaklar ile mağduru iyice mağdur etmeye çalışmaktadır.
“KÜRT OLMADIĞI HALDE SIRF DOĞULU OLDUKLARI İÇİN”
Kimlik tespitleri yapılacak çocuklar hakkında cezai yaptırım uygulanması gerekmektedir. Bu çocuklar yaşları itibariyle çocuk olarak anılsa da bugün üniversitelerde yapılmayan eylemleri gerçekleştirmekte, etnik kimlik ile bir çocuğa baskı yapmaktadırlar. Müvekkil ve eşi Kürt olmadığı halde sırf doğulu oldukları için çocuğa böyle bir baskı yapılması kabul edilebilir bir durum değildir ve çocuğun psikolojisini alt üst etmiştir. Ayşe halihazırda lise sınavlarına hazırlanmakta olup eğitim dönemi sonunda liselere yerleştirme sınavına girecektir. Sınav döneminin verdiği heyecan ve stres yetmezmiş gibi birde bu tarz eylemlerle karşılaşan çocuğun psikolojisi alt üst olmuş haldedir.
AVUKATIN TALEPLERİ…
Konuyla alakalı Ayşe’ye okulda baskı yapıldığına şahit arkadaşları bulunmakta olup bu çocukların beyanları da maddi gerçekliğimizin izah ettiği şekilde gerçekleştiğini ispatlayacaktır. Akranları Ayşe’ye “Orospu” diyerek hakaret suçunu, “babam avukat bunları birine anlatırsan senin ana.. s…” diyerek tehdit suçunu, koluna buz basarak yaralama ve merdivenden itmeye kalkışarak yaralamaya hatta belki de öldürmeye teşebbüs etmişlerdir. Yine sistematik baskılar ile eziyet suçunu, okuldan uzaklaştırmaya çalışarak Eğitim ve Öğretim Hakkının Engellenmesi, İnanç, Düşünce ve Kanaat Hürriyetinin Kullanılmasını Engelleme, Nefret ve Ayırımcılık suçlarını işlemektedirler. Müdür ve müdür yardımcısının da Eğitim ve Öğretim Hakkının Engellenmesi, Nefret ve Ayırımcılık suçunu ve suçluyu kayırma suçlarını işlediklerini düşünmekteyiz. Yine akranlarının diğer kişilerinde Ayşe’ye etnik kimlik üzerinden baskı yapılmasını isteyerek Halkı Kin Ve Düşmanlığa Tahrik Aşağılama suçunu sübuta erdirdiği kanaatindeyiz.
“GEREKLİ TEDBİRLER ALINMALI”
Suç duyurusu dilekçemizde yer vermiş olduğumuz hususlar akranlar arasında yaşanan, yargıya intikal ettirilmesi gerekmeyen sıradan hususlar olmayıp bir çocuğun eğitim hayatını etkileyebilecek, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir kız çocuğunun geleceğin Türkiye’sini muasır medeniyetler seviyesine taşımaya aday bir kadının hayatında unutulmaz izler bırakacak türdendir. Bu nedenle şüphelilerin kimlik tespitlerinin yapılması, soruşturmanın genişletilmesi ve gerekli tedbirlerin ivedilikle alınması gerekmektedir.
“TELAFİSİ İMKANSIZ ZARARLARIN DOĞMAMASI ADINA”
Müvekkil bu konuyu yargıya intikal ettirmeden okul yönetiminin sağ duyu sergileyerek çözmesini beklemiş ise de okul yönetiminin yanlı tavrı onlarında eylemlere göz yumarak suç işlediğini göstermiştir. Henüz daha gençlik yıllarının başında olan bir kız çocuğunun eğitim hayatı yanında psikolojik sağlığı da söz konusu olup telafisi imkansız zararların doğmaması adına ivedilikle işlem yapılarak kolluk marifetiyle şüphelilerin ayrıntılı kimlik bilgilerinin tespit edilmesini, ifadelerinin alınmasını, zorbalık yapan ve adeta çeteleşen grup hakkında aile mahkemelerinde uygulanan danışmanlık tedbirinin gerekirse ihbar yoluyla uygulanmasını saygılarımızla talep ederiz”