İlkbahar; mutluluğu yanağındaki pembeliklerle belli olan insanoğlu gibidir. vücut rengimizin pembeye dönüştüğü bu günlerde ilkbaharın güzelliğini bazen erik ağaçlarında çiçek, bazen çilek dallarındaki pıtır cık şeklinde görmek mümkün.
İnsanların mutlu olmaya başladığı şu günlerde Enerji bakanı Taner yıldız’ın yerel seçimlerin yapıldığı gün elektrik kesintisi ile ilgili açıklaması hayli ilginçti. İstihbarat teşkilatının araştırması sonucu elektrik kesintisinin nedeni trafoya giren (trafocat)kediler olduğu bulunmuş’.
Bu olay seçime giren tüm adayların umutlarını kırdı, mutsuz olmalarına neden oldu. Seçime giren tüm partiler şikâyet eder konumuna geldi. Sandıklara hile karıştı algısı oluşturan bu durum yüzünden birçok yerde seçim sonuçlarına itirazlar edildi, iptaller yaşandı. Şimdi birçok yerde hatta ilde seçimler yeniden yapılacak.
Bu haberleri ilk duyduğumda il sağlık müdürlüğündeydim. Çalışma arkadaşlarımla yerel seçimlerin değerlendirmesini yapıyorduk. Kedilerle, trafoları düşünürken kurum aşçısının manevi evladı gibi olan kediye gözlerim takıldı.
Şubat ve mart aylarında kuyruğunu havaya kaldırıp sokak şıllıkları gibi gezen, yüksek desibelli ses tonu ile peşinden erkek kedileri koşturan kedicik üzerine ağırlık çökmüş, sus pus olmuş köşesin de sessizce oturuyordu.
Nedenini sorduğumda; sokak kedileri ile yaşadığı aşk ve meşklerin ‘Fan Fin i Fin fonları’ sonucu gebe kaldığını. Günlerini sessiz sedasız bir köşede sırtını güneşe dayayarak veya uzanarak geçirdiğini söylediler.
2014 Mart ayı kedilerle siyasetçileri bu yüzden karşı karşıya getirdi. Bu xain oğlu xain kediler mart ayında dişilerinden elektrik alamadıkları için kırk ilde trafolara saldırmışlar.40 ilde elektrik kesintisi yaşanmış. Seçimde oy sayımlarına denk gelen bu olay kırk ilde sonuçları da etkilemiş. Ülkemiz seçimlerinin kuşku ile bitmesine neden olan bu olay, kendine kazandı gözüyle bakan birçok belediye başkanı nı da makamından etti. Bu sonuçlardan sonra artık kedilere kuşkulu gözle bakar oldum.hatta kurumda yaşanan kesintilerin nedenini aşçının kedisinden arar hale geldim.
Sayın Bülent arınç’ta kedi’lerden rahatsızlığını. ’sakalıyla cübbesiyle, inşALLAH maşALLAH deyip duruyorlar kedicikler medicikler bilmem ne diyerek ticaret yapıyorlar’’diyerek dile getirenlerden. Bir çok çapkını peşinden koşturan KEDİ’ ciklerin 81 ildeki trafolara yaratacağı akımı varın siz düşünün. Post modern sakallıların beslediği bu cicişler, bazen kara çarşaflı bazen mini etek giyiyorlar. kanallarındaki eğlence programlarında dekolte giysileriyle boylarını postlarını gösteriyorlar. Bazen siyasi programlarda yapan cicişler şarkı söylemekte maharetli, dansları la da profesyonel dansçılara taş çıkartıyorlar.
Yılın her ayında aktif olan KEDİ’cikler mart ayı gelmeden kendi kanallarından miyavvvvvv sesleri ile çapkın erkeklerin vaaavuuuuu dedirtecek kadar başını döndürebilir.
Eşi çapkın olan kadınların mart ayı gelmeden bu gibi seslere zamanında tepkilerini göstermeleri gerekir. Karnındaki şişlik nedeniyle yürümekte zorlanan aşçımızın KEDİ si gibi sırtını güneşe dayayıp ısınmaya çalışıyorsa artık ‘elden bir şey gelmez. İşi biten KEDİ cik ailenizin bir ferdi oluverir.halk seçim sonucu ile herkese ders vermiştir.hiç kimse oy kaybını nedenini kedilere yüklemesin.
Halkın artık hizmet beklediği bir dönemde partilerin oy kaybının nedenleri rakipleri veya KEDİ ler değil bilakis kendileridir. Siyasetçiler kırk ilde yaşanan oy kaybını, kırk harami suçlamasıyla (trafocat )kedilere yükleyerek sorumluluktan kaçıyorlar. Hiç bir parti bölge insanını ağıldaki kurbanlık koyun gibi görmemeli. Ülkenin sorunları gibi bölgenin de sorunları da birikmiş bir yumak gibi yanı başımızda duruyor. Seçim kazanan başkanlar bu sorunları çözmeye çalışmalı. Kamu gücünü kaynakları ile doğru yerlerde kullanmalı. Halkına, onurlu, eşit, en az batıdaki yaşam kalitesinde yaşam hakkını sağlamalı.
Tarih bize halkın uyarısını dikkate Alma dersini öğretmiştir.
Herkes bu uyarıları dikkate almalı. Diyarbakır halkı sevdiklerinden kolay kolay vazgeçmez.
Fakat hiç kimsede vazgeçilmez olduğunu düşünmemeli.
Halk yanlış yapanları bir uyarır iki uyarır üçüncüsünde artık çağırsanız da gelmez.