Kürdistanın Hal-i Ahvali ve PASS
Şu an Kürdistan'da olup biten PKK'nin Mahir Çayanın Politikleşmiş Askeri Savaş Stratejisi dahilinde Leninist teoriden aldığı stratejidir. PKK başından beri askeri strateji olarak bu strateji benimseyip hareket etmiştir. Bu stratejinin getireceği sonuçlardan politik kazanım elde etmeyi amaçlamıştır. Tabi bu öncü savaşı gerçekleşirken savaşılan merkezi hükümetin aynı zamanda merkeziliğinden güç kaybetmesi konjonktür olarak uyuşması gerekir. Ortadoğu’da PKK’nin güçlü olduğu alanlara baktığımızda Suriye ve Irakta bunun gerçekleştiğini ve bu bağlamda şehir gerillalarının hazırlanıp ve yaygınlaştırılması aşamasına hızla geçildiği görülmektedir. Bu anlamda silahlanmanın profesyonel ve ciddi bir eğitim almış gerilla veya militanlar tarafından kullanılıyor olup olması önemli değildir. Önemli olan silahlandırılanların partiye olan bağlılıklarıdır. Merkezi Hükümetin güçsüzleştiği Batı Kürdistan ve Irak Hükümeti idari sınırları içinde yer alan Şengal ve Musul civarında bu stratejinin PKK lehine başarıya ulaştığı söylenebilir.
Kuzey Kurdistan’da Durum
Kuzey Kürdistan’da HDP’nin büyük bir başarı sağlaması, artık her iki tarafında kabul ettiği çözüm sürecinde PKK’ye şehirlerde alan açılması ve daha hızlı ve seri şekilde şehirlerde örgütlenmesi ( PASS’da şehir gerillacılığına hazırlık aşaması dönemi olarak geçer) ve bu stratejiyi yürüten parti ve örgütlerde hiçbir önem atfedilmese dahi seçimler halkın nabzını ölçmek ve merkezi hükümetin gücünü gözlemlemek için bir ölçüm aracı olarak görülen seçimlerden sonra PKK merkezi hükümetin iyice zayıfladığını artık şehir gerillacılığına başlanması ve yığınların aktif desteğini alabilecek tarihsel bir uğrak olarak 20 Temmuz Suruç katliamının gerçekleşmesinden sonra bir sonraki aşamaya şehirlerde Öncü Savaşı aşamasına geçilir. Daha sonra merkezi hükümetin güç kaybetmesiyle sınıflar arasındaki suni dengenin kırılarak çelişkinin derinleşmesine yönelik propaganda çalışmaları yapılır. Suni dengenin kırılması ve çelişkinin derinleşmesiyle yığınların, öncü savaşı şehir gerillalarına katılmasıyla parti devriminin gerçekleşmesi sağlanır.
Danışıklı Siyaset mi?
Bu bağlamda PKK ile HDP arasındaki silah bırakma, barış ve HDP ve PKK’nin ajandalarının farklı oluşu ile ilgili söylemler danışıklı bir siyasetten öte PKK'nin kuruluşundan beri değiştirmediği PASS (Politikleşmiş Askeri Savaş Stratejisi) stratejisinin bir aşaması olan çelişkinin derinleştirilmesine aykırı bulunmasıdır. Yani HDP'nin ve Demirtaş'ın sürekli Barış uzlaşı vb. söylemleri bu aşamaya uygun gelmemekte, çelişkiyi ve ayrıştırmayı derinleştirmemekte ve suni dengeyi korumaya yöneliktir.
Kesin zafer mi? O öncü Savaşı, Bu Öncü Savaşı mı?
Olayın bir diğer yani PASS'in sınıfsal temelde bir strateji olduğu ancak PKK'nin halkta karşılığının milliyetçi bir yansıma olduğu bu anlamda şuan kırılan suni dengenin sınıfsal anlamda değil, etnik temelde olduğu HDP'nin tamda bu anlamda çelişkiyi ve ayrışmayı derinleştirmekten öte Türkler ve Kürtler arasındaki suni dengeyi koruma çabasıdır.
Ve tabi birde Lenin'in Sol Komünizm: Komünizmin Çocukluk Hastalığı kitabında Öncü Savaşı için verdiği uyarıyı Kürdistan gençleri ve halkı için unutmamak gerek.
''Kesin zafere varmaya daha çok uzun bir yol var. Tek başına Öncü Savaşı ile zafer olanaksızdır. Bütün sınıf, büyük yığınlar, öncüyü doğrudan doğruya destekleme durumuna gelmedikçe ya da öncüye karşı hayırhah bir yansızlık tutumunu benimseyerek karşı yanı desteklemeleri olasılığı kesin olarak ortadan kalkmadıkça, öncüyü kesin savaşa sürmek yalnızca bir ahmaklık olmakla kalmaz, bir cinayet olur.”