Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Tekdemir: Mülakat uygulamaları objektif kriterler içermiyor

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in öğretmen alımında mülakatların devam edeceği yönünde yaptığı açıklamanın ardından yeniden gündeme gelen mülakat uygulamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir, söz konusu uygulamanın objektif kriterler içermediğini belirterek mağduriyet temelli sonuç ürettiğinin altını çizdi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf

Katıldığı bir televizyon kanalında gündeme ilişkin sorulan soruları yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmen alımında mülakatların devam edeceğini açıkladı. 30 büyükşehirde mülakat merkezi kurulacağını ve atamalarda KPSS puanı ve mülakatın yarı yarıya etkili olacağını anımsatan Bakan Tekin’in açıklamalarından sonra mülakat uygulamaları yeniden gündeme geldi.

Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir, mülakatın teoride belirli yanıtları olsa da uygulamada çok önemli mağduriyetlere neden olduğunu belirterek işe alımlarda söz konusu uygulamanın objektif kriterler içermediğini; bunun yerine vicdana uygun ve kimsenin aklında şüphe bırakmayacak bir temel üzerine oturtulması gerektiğine vurgu yaptı.

“Mülakat, kişilerin yetkinliklerini belirleyen gerçek bir değerlendirme sürecine karşılık gelmiyor”

Kamuda çalışacak personellere liyakat uygulamasının yeniden getirilecek olması ve bu alanda eğitim çalışanlarıyla ilgili mülakat tartışmasının başlamış olmasının endişe verici olduğunu söyleyen Tekdemir, “Mülakat uygulama süreçleriyle ilgili geçmişte çok ciddi tartışmalar yaşandı, önemli mağduriyetler meydana geldi. Yeniden mülakatı işe alım şartı olarak öne sürmenin, bir aşama olarak ifade etmenin yanlışlığını ifade ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Tekdemir, “Mülakat uygulamaları, kişileri ya ayırmak ya da kayırmak için uygulanan bir yöntem olarak denendi. Mülakat uygulamalarında kişiler tamamen sübjektif değerlendirmelerle işe alındı. Dolayısıyla mülakat uygulamaları objektif kriterler içermediği ve kişilerin yetkinliklerini belirleyen gerçek bir değerlendirme sürecine karşılık gelmediği için bu noktada sadece mağduriyet temelli bir sonuç üretiyor.” ifadelerini kullandı.

Bunun yerine daha objektif değerlendirmelerin varlığına imkân tanıyan, herkes için aynı kriteri ifade eden yazılı sınav uygulamasının çok daha yeterli ve doğru olduğunu ifade eden Tekdemir, “Mülakat süreçlerinde teoride belirli yanıtları olan bir uygulama olsa da uygulamada maalesef çok önemli mağduriyetlere neden olan ve mahşeri vicdanlarda da hiçbir hükmü kalmamış bir uygulama olması hasebiyle bunun işe alımlarda bir kriter olarak değerlendirilmesinin yanlışlığını vurguluyoruz.” dedi.

“Mülakat süreçleri, insanları güvensizlik iklimine sürükleyecek”

Mülakat uygulamalarının torpil iddialarını yeniden gündeme getirebileceğinin altını çizen Tekdemir, şunları söyledi:

“Mülakat süreçleri belli birtakım handikapları içinde barındırıyor. Mülakat eşittir torpil demek gibi bir soruna işaret ediyor. Dolayısıyla mülakatı torpille eşitleyen bir hafızamız var. Bundan ötürü de mülakatta şaibe olduğu iddiasının ağır gölgesi altında yeniden mülakatı bir işe alım kriteri olarak tedavüle sokmanın çok yanlış olacağını, insanlarda çok ciddi gönül kırıklıklarını meydana getireceğini, bir güvensizlik iklimine sürükleyeceğini biliyoruz. Bundan ötürü de mutlaka mülakat uygulamasından geri adım atılmalı. Mutlaka süreçlerinin işe alım kriteri olarak bir aşama olarak belirlenmesinin yanlışlığının görülmesini istiyoruz. Bundan dolayı mülakat uygulamasından vazgeçilmesini, bu ısrardan vazgeçilmesini talep ediyoruz.”

Tekdemir, “Bu konuda hangi iyi niyetlerle ifade edilmiş olursa olsun, burada nitelikli personele ulaşma iddiasıyla yola çıkılmış olsa bile süreç içerisinde nepotizm diyebileceğimiz bazı farklı beklentilere dönük yaklaşımların mülakat süreçlerinde belirleyici olacağı endişesinden ötürü bu uygulamaya mesafeli bakılsın ve mülakat uygulamasından kesinlikle uzak durulsun. İşe alım kriterlerinin tamamen objektif, herkesin vicdanına uygun, kimsenin aklında hiçbir şüphe bırakmayacak bir temel üzerine oturtulması noktasında talebimizi ifade ediyoruz.” diye belirtti.

“Mülakatın hafızalarda çok kötü bir geçmişi var”

İşe alım kriterlerini belirleyen yönetmeliklerde mülakat uygulamasının hukuken varlığını koruduğunu, ancak uzun bir zamandır bu uygulamanın pratikte yer almadığını sözlerine ekleyen Tekdemir, Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın seçimlerden önce kamu personeli alımında mülakatların kaldırılacağına dair vaadini hatırlattı.

Tekdemir, “Mülakat uygulaması sadece teoride olan, uygulamada ağırlığı olmayan bir aşamaydı. Sayın Cumhurbaşkanımızda seçim öncesi mülakatla alım olmayacağı konusunda bir vaatte bulundu, mülakatın kaldırılacağını ifade etti. Sayın Cumhurbaşkanının devletin birinci adamı olması hasebiyle sarf ettiği bu cümlenin içeriğine uygun bir düzenlemenin yapılması ve yeniden bir mülakat uygulamasına ülkedeki karar alıcıları dahil etmenin, bu anlamda bir ikna süreci başlatmanın yanlış olacağı kanaatindeyiz. Mülakatın hafızalarda çok kötü bir geçmişi var. Dolayısıyla yeniden bir mülakat süreci o hafızayı canlandıracak, kamu çalışanları açısından insanları ikna etmenin çok kolay olmayacağı kanaatindeyiz.” dedi.