Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Diyarbakır’da Roma dönemine ait çocuk mezarları bulundu

Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde yürütülen arkeolojik kazıda Geç Roma ve Erken Bizans dönemine ait 0-6 yaş grubuna ait 60 adet mezar bulundu. Kazının 2024’ün dördüncü sezonunda yeni mezar ortaya çıktı.

Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde yürütülen

Diyarbakır’da Roma dönemine ait çocuk mezarları bulundu. Kazıda Roma ve Bizans dönemine ait 0-6 yaş grubuna ait 60 adet mezar bulundu.

 

ESKİ TAŞ OCAĞINDA ÇALIŞMA SÜRÜYOR

 

Kulp ilçesi İnkaya köyünde 2021 yılında Diyarbakır Müze Müdürlüğünce 25’i işçi, 15’i uzman ekiple yürütülen kazı çalışmasında eski taş ocağı olan alanda şimdiye kadar 60 çocuk mezarı bulundu.

 

2024’ün dördüncü sezonunda ise bir mezar daha ortaya çıktı. Ekipler, Geç Roma ve Erken Bizans dönemine ait mezarları kazı çalışması bittikten sonra antropologlar tarafından incelenecek.

 

 

Diyarbakır Müzesi Müdür Yardımcısı Mehmet Çelebi, kazının Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğünün izinleriyle, Devlet Su İşleri (DSİ) sponsorluğunda Müze Müdürlüğünün başkanlığında 2021 yılında başlayan kazının devam ettiğini söyledi.

 

BASİT TOPRAK MEZARLAR

 

Bölgenin Antik Dönem taş ocağı olduğunu belirten Çelebi, “Geç Roma, Erken Bizans dönemine ait bir taş ocağı. Taş ocağı işlevini yitirdikten sonra mezar alanı olarak kullanılmaktadır. 2021 yılından bu zamana kadar yaptığımız kazılarda yaklaşık 60 adet 0-6 yaş grubu sanduka tipi basit toprak mezarlar mevcut” dedi.

 

 

 

İNCELEMEYE DEVAM

 

2024’ün dördüncü sezonu ilk kazı günü olduğunu aktaran Çelebi, “Bugün de tesadüf çocuk bireye ait olduğunu düşündüğümüz bir mezara ait kazı çalışmamız devam etmektedir. Bu kazı çalışması bittikten sonra söz konusu iskelet antropolog arkadaşlarımızın eşliğinde incelemeye devam etmektedir. Kazı alanımızda toplam 25 işçi, 15 uzman arkadaşımız var. Bunlardan bir kısmı arkeolog, bir kısmı sanat tarihçi. Bir kısmı da antropolog olarak görev yapmakta” ifadelerinde bulundu.